Bu durum, yatırımcılar için oldukça çekici bir fırsat sunarken, aynı zamanda enflasyon endişelerini de artırıyor. Merkez Bankası’nın son faiz indirimine rağmen, bankaların mevduat faiz oranları hâlâ yükseliş trendinde. Bu durum, bankaların mevduat toplamak için daha yüksek faiz teklif etmesinden kaynaklanıyor.
Yüksek faiz oranları, yatırımcıları riskli varlıklardan uzak durmaya teşvik ediyor ve bu da döviz ve hisse senedi piyasalarında satış baskısına neden oluyor. Diğer yandan, mevduat ve tahvil gibi sabit getirili enstrümanlara olan talebi artırıyor.
Ancak, yüksek faiz oranları beraberinde enflasyon endişelerini getiriyor. Uzmanlar, faiz oranlarındaki artışın üretim maliyetlerini yükselterek enflasyonu artırabileceğini belirtiyor.
Ekonomistler, faiz oranlarındaki bu yükselişin kısa vadeli olarak enflasyonu kontrol etmek için gerekli olabileceğini, ancak uzun vadede sürdürülebilir olmadığını düşünüyor. Bu nedenle, ekonomistler, faiz oranlarının kademeli olarak düşürülmesi ve üretime dayalı bir büyüme modelinin benimsenmesi gerektiğini savunuyor.
1 milyon TL’nin aylık faiz getirisinin 40.000 TL’ye ulaşması, ekonomide önemli bir gelişme olarak karşımıza çıkıyor. Bu durum, yatırımcılar için cazip bir fırsat sunarken, aynı zamanda uzun vadeli ekonomik istikrar için önemli adımlar atılması gerektiğini gösteriyor.